ÇOCUKLAR

ERGENLER

ERİŞKİNLER

OYUN TERAPİSİ

Çocuklar için başlarından geçenleri kelimelerle ifade etmek kolay değildir. Söyledikleri yüzünden eleştirilmekten, yargılanmaktan, cezalandırılmaktan korkarlar.Oysa oyun esnasında bütün bu olasılıklar ortadan kayboluverir. Bebeği yerden yere vuran kendisi değil barby olabilir. Gece korkular yaşayan da kendisi değil minik ayıcıktır.

Çocukların duygu ifadeleri de oldukça kısıtlıdır. Ama oyun esnasında çocuğun hiçbir duygu ifadesini sözel olarak kullanmadan, yaşadığı duyguyu size aktarabilme şansı vardır. Öfkeyi, kıskançlığı, hayal kırıklığını, imrenmeyi, üzülmeyi, dışlanmış hissetmeyi adını koyamasa da oyunda yaşamanızı, tam da onun gibi hissedebilmenizi sağlar.

Neden çocuğumun oyun terapiye ihtiyacı olsun ki?

Herkes yaşamının belirli zamanlarında, başından geçenlere uyum göstermekte zorluk yaşar. Çocuklar da uyum zorluklarını, korkular, kaygılar, yeme sorunları, uyku sorunları, çiş ve kaka kaçırma, öfke patlamaları, zarar verici davranışlar, dikkat dağınıklığı veya isteksizliklerle belli edebilirler. Terapi uyum sürecini hızlandırır.

Yaşamda kontrol birçok zaman çocuğun elinde olmaz. Ama oyun odasında kontrol, kendisine ve çevreye zarar vermeyecek ölçüde ondadır. Bu güçle kendini ortaya koyup, sorunları güvenli bir ortamda çözüyor olmak, çocuğun kendine güvenini arttırır.

Terapi sürecinde neler olabilir?

Terapi bir süreçtir. Çocuk sorunları tüm açıklığı ile ortaya koymaya başladığı anda, iyileşmeden önce gerilemeler görebilirsiniz. Çatışma ile karşılaşmak, terapiye gelmek istememesine de sebep olabilir. Ancak burada kaçınmak yerine, çocuğun hızı ile, ona eşlik ederek, güvenle ilerleyebilmek çok önemlidir. Çocuğu bir an evvel çözümler bulmaya itelemek, tedaviyi imkansız kılar.

Her çocuğun terapideki hızı farklıdır. Yeni birine güvenmesi, onu yaşamına dahil etmesi, ona açılması ve sorunları ele alabilmesi farklılık gösterir. Bu nedenle, oyun terapinin belli bir seans sayısı yoktur.

Çocuğumu oyun odasında neler bekliyor?

Çocuk için her nesne bir oyun aracına dönüşebilir. Ancak oyun terapistlerinin kendi yaklaşımlarına uyumlu oyuncakları, oyun terapinin araçlarıdır.

Atölye Psikoloji uzmanları için oyun odasının olmazsa olmazları, oyun evi, evcilik malzemeleri, çok sayıda insan figürü, bebekler, kum tepsisi, kum terapi figürleri, hayvan aileleri, oyun hamurları, renkli boya kalemleri, renkli kağıtlar, yazı tahtası, kukla tiyatrosu ve kuklaları, arabalar, sünger kılıçlar, çeşitli kutu oyunları, yumuşak toplar, müzik aletleri… Oyun odası her yaş grubuna hitap eden malzemelerle, birçok zaman anne babaların bile kalmak isteyecekleri bir yerdir. Ben oyuncaklarla oynamam diyen çocuklar da dahil herkes kendinden bir parça bulabilir.

Öte yandan çocuk, tüm bunları bir tarafa bırakıp, küçük bir ip parçasıyla bile, size bütün sıkıntısını anlatabilir.

Oyun odasında çocuğun geçirdiği süre 50 dakikadır. Kurallarsa “zarar vermemek” ile sınırlıdır.

Anne Babanın Oyun Terapide Hakları ve Ödevleri 

Anne babanın en temel hakkı, oyun terapiye başlamadan evvel tüm bu bilgilere sahip olmasıdır. Terapistle, terapiye başlama kontratının yapılmasının ardından ise terapiye çocuğun gelişini aksatmamak en önemli ödevleridir.

Anne babanın çocuğun gizliliğine saygı duyması da terapinin olmazsa olmazlarındandır. Çocuğa seaslardan çıktığında neler yaptığını sormamak, odada olanları anlatmaya zorlamamak gerekir. Çocuk paylaşmak istediği kadarını kendisi isterse zaten paylaşacaktır. Aynı şekilde, terapistin de çocuğun mahremiyetine saygı duyacağını, süreçle ilgili aileyi bilgilendirmekle birlikte çocuğun oyun içeriğini aile ile paylaşmayacağını en başından biliyor olmak beklentileri ayarlayabilmek için önemlidir.

Her seanstan önce, çocuk bunu dillendirse de dinlendirmese de bir iç hazırlık içerisindedir. Bir önceki seanstan bir sonrakine tohumları ekip de gider. Son anda iptaller, seansa gecikmeler, terapiden alınacak faydayı sekteye uğratmaya başlar. Bundan en büyük zararı da çocuk görür. Bu sebeple anne babanın aklındaki tüm soruları terapiste sorabiliyor olması ve terapistle işbirliği içinde olması terapinin etkinliğini arttıracaktır.

Anne baba, henüz süreç tamamlanmadan, terapinin herhangi bir noktasında terapiyi sonlandırmaya karar verirse bile, aniden çocuğuklarını seanslara getirmeyi bırakmamaları; bu kararlarını terapistle paylaşarak bir sonlandırma seansı yapmaya ortam hazırlamaları çok önemlidir. Kapatılmamış her konu, çocuğun üzerinde bir yük olarak kalmaya devam eder.

Sağlıklı bir süreçle tamamlanan oyun terapi, çocuğun hem bugününe hem de geleceğine yapılmış büyük bir yatırımdır.