ÇOCUKLAR

ERGENLER

ERİŞKİNLER

ÇOCUKLUK ÇAĞI DEPRESYONU

Günümüzde bir çok erişkin kendini kötü hissettiğinde, bir kaç gün yataktan kalkmak istemediğinde, mutsuz olduğunda, “Galiba depresyonda” olduğundan bahseder. Depresyon,  aslında çoğumuz için her zamankinden daha mutsuz hissettiğimizi tanımlamak için kullandığımız bir kavrama dönüştü. Acaba çocuklar için de böyle mi?

Artık depresyonun herhangi bir yaşta yaşanabileceği tüm uzmanlarca kabul edilmiş bir gerçek. Ancak çocuklar biz erişkinler gibi bir duygu ve bilgi repertuarına sahip olmadıklarından kendilerini “depresif” olarak tanımlayamıyorlar. Depresyondaki bir çocuk kendini “değersiz”, “işe yaramaz” “sevilmeyen” biri olarak tanımlayabilir. Bazen “keşke ölsem” “ölsem daha iyi olur” gibi cümleler de kurabilirler. Yemek ve uyku alışkanlıklarındaki değişiklikler de depresyonun belirtileri arasında sayılabilir. Bazen depresyon çocuklarda kendini yersiz ve çok ağlama olarak gösterebilir.

Depresyon çocuklarda bir kayıp veya travma sonrasında görülebileceği gibi öğrenme ve dikkat güçlüğü olan çocuklarda veya kaygı bozukluğunun eşlik ettiği durumlarda görülebilir. Bunun yanı sıra annenin veya babanın depresyonda olması da çocuğun depresyonunun nedenlerinden biri olabilir.

Çocukluk depresyonu her zaman erişkinlerin depresyonu gibi belirti vermez. Bu nedenle de zaman zaman aileler tarafından atlanan bir durumdur. Depresyondaki çocuk çok öfkeli, çok huzursuz da olabilir. Okulda ve evde problem çıkaran, sürekli sorun yaratan çocuklarla ilgili ilk akla gelenler yaramazlık, şımarıklık, ve şimdilerde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu’dur. Oysa bazen çocuğun depresyonu kendini öfke ve ajitasyon olarak gösterir.

Tüm bu şikayetler için bir Klinik Psikolog veya Çocuk Psikiyatristi’nin değerlendirmesi önemlidir. Çünkü aynı durum bir çocuk için daha basit başka bir çocuk içinse daha karmaşık bir sürece işaret ediyor olabilir.

Zaman zaman çocukluk depresyonunda ilaç tedavisi gerekebilir. Bu da yine Çocuk Psikiyatristi tarafından değerlendirilir.

Bunun değerlendirme sonunda çocuk yaşına uygun olarak oyun terapisi ile takip edilebilir. Bu süreçte ailenin  tutumları çok önemlidir. Bu nedenle ailenin de uygun desteği alması sürecin daha sağlıklı ilerlemesini sağlar.