ÇOCUKLAR

ERGENLER

ERİŞKİNLER

ÇOCUKLA ÖLÜMÜ KONUŞMAK

Bir çocukla ölümü konuşmak onun yaşı ve deneyimi sebebi ile zormuş gibi gözükse de asıl zorluk yetişkinlerin ölüm hakkındaki duygu ve düşüncelerinin net olmamasından kaynaklanır. Ölümü konuşabilmeniz için, önce bunu konuşabilecek kadar ölümü düşünmüş ve bu konuda bir karara varmış olmanız gerekir.

Çocuğunuza anlatacağınız ölüm sizin bu konudaki inanç ve düşüncelerinizden farklı olamaz. O sebeple, ölümü kitap cümleleri ile anlatmaya çalışmak birçok zaman kitapta yanıtı bulunmayan soruları çocuğunuzdan duyduğunuzda sizi zor durumda bırakır. Eğer ölüm hakkında zihnininiz net ise o zaman şimdi çocukla ilgili olan tarafı gözden geçirebiliriz.

Okul Öncesi Dönem Çocukları

Çocuklar çoğunlukla 4-5 yaşlarından önce, ölümün geri dönüşü olmayan bir süreç olduğunu tam olarak anlayamazlar. Ölümün kendi başlarına gelebilecek bir durum olduğu üzerine düşünmezler.

Ailelerin bu dönemde yaptıkları hatalardan biri ölen kişinin bir yolculuğa çıktığını, uyuduğunu ya da onu kaybettiklerini söylemektir. Bu durum çocukta hem öfke hem de beklenti yaratır. Çocuk bunu tam olarak anlayamayacak olsa bile, ölümün geri dönüşü olmayacak bir süreç olduğu belirtilmelidir.

Çocuğa, ölen kişinin şu anda olanları gördüğünü, onları izlemeye devam ettiğini söylemek de yapılan hatalardan bir başkasıdır. Bu durum, çocukta sürekli izlendiği endişesini yaratarak onu kaygılı ve korku dolu bir sürece itebilir.

Okul Dönemindeki Çocuklar

Okul dönemindeki çocuklar, ölümün geri dönüşü olmayan bir süreç olduğunu anlayabilirler. Ancak bu dönem çocukları da ölümün sebepleri ile ilgili kendilerini suçlu hissetme eğiliminde olurlar. Sebepleri net ve doğru şekilde, kısaca anlatmak, bu konuda onu engellemeden konuşabilmesine olanak tanımak, duygularını yaşamasına izin vermek süreci daha sağlıklı geçirebilmesini sağlayacaktır.

Çocuklara ölen kişinin ardından ağlamaması ve üzülmemesi gerektiğini, bunun ölen kişiyi üzeceğini söylemek de sıklıkla yapılan hatalardandır. Baskılanan duygular, çocuğun yaşamını zorlaştıracaktır. Çocuğun duygularını yaşabilmesine olanak tanımalısınız.

Bunları Unutmayın!

Anlayabileceği kelimelerle, sorduğu kadarına somut yanıtlar vermeye dikkat edin.

Soru sormasını engellemeyin.

Ölümün, artık bedenin eskisi gibi işlevini sürdüremediği bir durum olduğunu anlatın. Özellikle küçük çocuklar, ölen kişinin yemek yemeye, nefes almaya devam ettiğini düşünebilirler.

Ölüm sebebi özellikle bir kişiye ya da yapılan bir hataya dayandırmamaya dikkat edin.

Eğer bir ölüm haberini çocuğa vermeniz gerekiyorsa, mutlaka çocuğun güvendiği ve kendini yakın hissettiği kişinin bu sorumluluğu alması çocuk için en doğrusu olacaktır. Ancak kişinin bu konuda konuşabilecek durumda olması beklenmelidir.

Eğer sözkonusu olan bir yakınınızın kaybı ise, bu durumdaki üzüntünüzü gizlemeye çalışmayın. Ancak çocuğun, kişilerin yaptıklarının bilince olamayacakları kadar derin bir keder içerisinde oldukları durumlara maruz kalmalarını engelleyin. Ortamdaki diğer kişilerin, ölen kişinin yakını olarak çocuğa sık sık sarılıp ağlamalarına izin vermeyin.

Eğer bu süreci yaşayan çocukta, kaygı, endişe, uyku ve yeme probleri ya da isteksizlikler gözlemlemeye başladıysanız en kısa sürede uzman yardımına başvurun.